Röportaj: Teona Gelashvili
“Gürcistan’daki siyasi durum son derece zorlu ve bu, avukatların günlük çalışmaları üzerinde önemli bir etki yaratıyor,” diye açıklıyor Machaidze. “Özellikle yargı sistemi zorlanıyor; giderek daha saldırgan ve daha az misafirperver hale geliyor. Hükümet karşıtı protestolara katılan veya protestocuları temsil eden avukatlar çoğu zaman idari suçlamalarla karşı karşıya kalıyor; bu da onları, müvekkillerinin haklarını savunma görevleri ile aynı zamanda kendilerini koruma gerekliliği arasında denge kurmaya zorluyor.”
“Hükümet, ABD’deki FARA yasası kavramını manipüle ediyor gibi görünüyor ve bunu yalnızca medya ve STK’lara değil, hukuk profesyonellerine de uygulamaya çalışıyor,” diye ekliyor. “Bu yaklaşıma göre, bir avukat uluslararası müvekkillerin yer aldığı projelerde çalışırsa veya hükümet ya da kamu görevlileriyle müzakerelere girerse, bunu FARA benzeri bir mevzuat kapsamında beyan etmesi gerekecek.”
“Yargıçların tahkim kararlarını iptal ettiği ve bunun, uyuşmazlık çözüm mekanizması olarak tahkimin güvenilirliğini zedelediği rahatsız edici vakalar oldu,” diye ekliyor Machaidze. “Bir avukat bir tahkim kurumunda listelenmiş bir hakemse, istinaf mahkemeleri bunu tahkim anlaşmalarını geçersiz kılmak için gerekçe olarak kullandı. Bu uygulama uluslararası hukuk standartlarına ve Gürcistan Yüksek Mahkemesi’nin bir kararına aykırı; ancak buna rağmen İstinaf Mahkemesi en az üç davada şimdiden karar vererek, hukuk ve tahkim camiası tarafından geniş çapta eleştirilen tartışmalı kararlar aldı.” Ayrıca “durumun daha da zor olmasının nedeni, Gürcistan’daki hukuk mesleğinin görece küçük olması ve aynı zamanda hakem olan birçok avukatın bu konular hakkında aktif tartışmalar yürütmesi” olduğunu belirtiyor.
Machaidze’ye göre şu anda geleceğe dair iyimserlik az. “Tek iyi haber, Avrupa Konseyi’nin yakın zamanda avukatlara ilişkin yeni bir sözleşme kabul etmiş olması; ancak Gürcü hükümetinin bunu onaylayıp onaylamayacağı belirsiz,” diyor. “Yakın tarihli bir davada bir yargıç, müvekkillerini aktif biçimde savunan ve usule ilişkin güvencelerin ihlalini protesto eden avukatlara para cezası vermeyi değerlendiriyordu; ancak Baro Birliği’nin Etik Komisyonu onlar hakkında disiplin işlemi başlatmayı reddetti ve bu, nadir görülen olumlu bir sonuç oldu.”
İş dünyası açısından Machaidze, hukuk piyasasının durgunlaştığını vurguluyor. “Hukuk büroları kurumsal müvekkillerine hizmet vermeyi sürdürse de, son üç-dört ayda yeni proje olmadı,” diye belirtiyor. “İş dünyası durumu yakından izliyor, ancak siyasi ve yargısal ortam istikrara kavuşana kadar önemli kararlar almaları pek olası değil.”
